Let’s travel together.

Akdenizde gezilecek yerler, tatil bölgeleri, koylar, plajlar, sahiller ve müzeler

Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesinden birisi olan Akdeniz, adını bölgedeki denizden almıştır. Tüm dünyada yaz turizminin merkezi olarak bilinen bölge havasından ziyade; sahip olduğu ruh, sıcakkanlı insanlar, tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çeker. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Antalya, Alanya, Adana ve Mersin ziyaretçilerini her sokakta kendine hayran bırakmayı başarır.

Akdeniz’de Kışın Gezilecek Yerler

Hareketli bir gece hayatına sahip olan Antalya, portakal kokusu sinmiş sokaklarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağıdır. Her mevsim yaz sezonunu çağrıştıran Akdeniz, kış aylarında da yaz aylarında gördüğü ilgiyi hak edecek mekanlara sahiptir. Palmiyelerle kaplı şehirde 1 gün geçirdikten sonra Akdeniz’de kışın gezilecek yerler sıralamasına uygun bir rota belirlenebilir.

Kale İçini Keşfedin; hareketli bir kent merkezine hem uzak hem de tam merkezinde olan Kale İçi Antalya dendiğinde akla gelen mekanlar arasında yer alır. Bütün evlerin adeta ortak bir bahçeye açıldığı alanda, Akdeniz’in kimliğine dair bütün şifreler bir arada bulunabilir.

  • Sebzeli döner yemeden
  • İslami eserleri görmeden
  • Reçel alışverişi yapmadan ve
  • Falezleri görmeden bölgeden ayrılmayın.

Saklıkent ve huzur dolu bir kış masalı; Bey Dağları’nın karlı tepelerinde insanı kendine hayran bırakan Saklıkent, Antalya’ya sadece 45 km mesafededir. Otel, kayak merkezleri ve restoranlar açısından zengin olan bölge, yılın 365 günü ziyaretçilerin akınına uğrar.

Akdeniz’de Gezilecek Tatil Yerleri

Çok büyük alanı kaplayan Akdeniz, kısa bir tatilde gezilerek keşfedilemez. Buna rağmen önceden çalışılmış ve tavsiyelere odaklanan bir planla Akdeniz’de gezilecek tatil yerleri görülebilir. Birbirinden güzel plajlara, tarihi ve mimari eserlere, doğal güzelliklere ve eşsiz bir atmosfere sahip olan bölgede mutlaka görülmesi gereken yerler arasında;

  • Manavgat Şelalesi
  • Eğridir Gölü
  • Lavanta Vadisi
  • Deniz Kalesi
  • Ekinözü İçmeleri
  • Cennet-Cehennem Mağaraları ve
  • Toros Yaylaları sayılabilir.

Akdeniz’de Gezilecek Tarihi Yerler

Sıradan bir yaz tatilinin ötesinde bölgenin tarihiyle ilgili bilgi edinmek isteyenlerin de aradıklarından daha fazlasını bulacağı Akdeniz, sürprizlerle doludur. Daha çok kültür turizminin odak noktası haline gelen Akdeniz’de gezilecek tarihi yerler, yeni keşifler yapmak isteyenlere kapılarını aralar.

Aspendos Antik Kenti Tiyatrosu/Serik; mükemmel akustiğiyle her sene eşsiz konser ve gösterilere ev sahipliği yapan mekan, bölgenin turistik ve simgesel değerlerinden birisidir. Antalya ilinin Serik ilçesinde bulunan Belkıs köyünde kuruludur. Roma mimarisinin tüm özelliklerini taşır.

Apollo Tapınağı/Side; Roma barışı olarak bilinen dönemde inşa edilmiştir. Korint başlıklı sütunlar, bölgeye değer katar. M.S. 150 yıllarına dayanan tarihiyle dikkat çeken tapınak, tarihi kalıntılarıyla dünya tarihinin en önemli mirasları arasında sayılabilir.

Antalya’da Gezilecek Koylar

Kıyılarında görünen bir güzelliğe sahip olan Antalya, keşfedilmemiş koylarıyla da herkesi büyülemeyi başarır. Bazılarına sadece denizden ulaşımın olduğu Antalya’da gezilecek koylar, bölgede ayak basılmadık yer bırakmak istemeyenler için en ideal keşif noktaları olarak gösterilebilir.

Kekova; yüzme ve dalma aktivitelerinin yasak olduğu koy, denizden ziyaret edilebilir. Antik döneme ait evlerin denizin altında kaldığı koyda merdivenler hala su seviyesinin üstünde görülebilir.

Gökliman Koyu; Likya dönemine ait keşiflerin yapılabildiği koyda tüm gün denizin keyfi çıkarılabilir. Finike sınırları içinde kalan koya kara yoluyla ulaşım mevcuttur.

Korsan Koyu; kamp yapmaya da elverişli olan alanda dileyenler Gelidonya fenerine tırmanabilir. Tarihi Likya yürüyüş yolu güzergahı üzerinde bulunan koy manzarasıyla ziyaretçilerini etkilemeyi başarır.

Antalya’da Gezilecek Sahiller

Birçoğu mavi bayrağa sahip olan Antalya’da gezilecek sahiller, yaz turizminin odak noktasıdır. Her plaj kendine ait özellik ve güzelliklere sahiptir. Turkuaz renkli deniz, zengin su altı güzellikleri, doğal ortam ve tarihi dokuların ziyaretçileri içine çektiği sahiller, her gün yeni heyecanlarla misafirlerini ağırlar. Antalya’da mutlaka görülmesi gereken sahiller arasında;

  • Kaputaş Plajı/Kaş
  • Phaselis Plajları/Kemer
  • Kleopatra Plajı/Alanya
  • AndreaDorya Koyu/Finike ve
  • Olimpos Plajı/Kumluca sayılabilir.

Antalya’da Gezilecek Müzeler

Antalya Müzesi; 30.000 metrekarelik alanı kaplayan müze, 14 sergi salonu ile heykel ve değişik eserlerin sergilendiği açık teşhir alanları ve bahçeden oluşur. Yaz ve kış mevsiminde çalışma saatleri değişen müze yıl boyu kesintisiz olarak ziyaret edilebilir.

Antalya Atatürk Evi Müzesi;Antalya’da gezilecek müzeler arasında yer alan Atatürk evi, bir dönem valilik olarak da kullanılmıştır. Giriş ücretsiz olduğu ev; iki katlı, üzeri kiremit çatı, taş bir yapıdır.

Antalya Oyuncak Müzesi; 2011 yılında sanatçı Sunay Akın’ın katkılarıyla açılan müze, İstanbul ve İzmir’den sonra en büyük oyuncak müzesidir. Kale İçi mevkiinde konumlanan müze özellikle çocuklu ailelerin adeta akınına uğrar.

Antalya’da Gezilecek Çarşılar

Türk misafirperverliğinin ve renkli alışveriş imkanının günümüzde yaşayan en canlı örnekleri olan Antalya’da gezilecek çarşılar özellikle turistlerin ilgi odağıdır.

  • Antalya Mısır Çarşısı
  • Dönerciler Çarşısı
  • Selekler Çarşısı
  • Bakırcılar Çarşısı
  • Yeni Yıl Çarşısı ve
  • Dokuma Park El Emeği Çarşısı renkli bir gün geçirmek isteyen ve sevdiklerine ufak hatıralıklar almak isteyenlerin tercih ettiği adreslerdir.

Antalya’da Gezilecek Camiler

Yivli Minare Külliyesi; eser, Antalya Kale Kapısı semtinde yer alır. Külliye olarak anılmasının nedeni birden fazla eseri bir arada barındırmasıdır. Bu eserler arasında; Yivli Minare, Yivli Cami, GıyaseddinKeyhüsrev Medresesi, Selçuklu Medresesi, Mevlevihane, Zincirkıran Türbesi ve Nigar Hatun Türbesi sayılabilir.

İskele Camisi; yat limanında surun hemen yanında bulunur. Altı ayağı bulunan ve Antalya’da gezilecek camiler dendiğinde akla gelen eserin ne zaman yapıldığına dair resmi bir bilgi yoktur. Korsanlar döneminde bazilika olarak yapıldığı ve bölgenin Müslümanlar tarafından alındıktan sonra camiye çevrildiği düşünülmektedir.

Murat Paşa Cami; asırlık çınar ağaçlarının bulunduğu geniş bir bahçenin içinde yer alan cami, mimari tarzıyla dikkat çeker. İnşa edildiği sırada yapılan imaret, menderese ve han günümüze kadar gelememiştir.

Antalya’da Gezilecek Dağlar

Yılın 300 günü havanın açık olduğu Antalya’da gezilecek dağlar, turizm açısından büyük öneme sahiptir. Zirveden denizi ve şehri izlemek için dağlara tırmanan kişi sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Uykusundan feragat edebilenler güneşin doğuşunu dağlardan seyredebilirler. Adrenalin tutkunlarının yamaç paraşütü yaptıkları dağlarda iyi bir hava yakalandığında muhteşem bir manzarayla karşılaşmak mümkündür. Antalya ilinin en önemli dağarı arasında;

  • Bey Dağları
  • Akdağ
  • Alaca Dağ
  • Tahtalı Dağı
  • Susuz Dağlar ve
  • Geyik Dağları sayılabilir.

Antalya’da Gidilecek Eğlence Mekanları

En az gündüz saatleri kadar eğlenceli ve hareketli olan Antalya gece hayatı, yaz sezonunda marina ve çevresinde yoğunlaşır. Her türden müziğin çalındığı ve hizmet seçeneklerinin farklı zevklere uygun olarak şekillendiği Antalya’da gidilecek eğlence mekanları sabah saatlerine kadar hizmet verir.

TudorsPub; Kaleiçi mevkiinde bulunan adres eğlence dendiğinde ilk akla gelen mekanlar arasında sayılabilir. Öğrencilerin akın ettiği pub, canlı müzik performanslarıyla dikkat çeker.

UpShot Bar; DJ performanslarının sabahın ilk saatlerine kadar sürdüğü mekan, Antalya gece hayatının en çok tercih edilen adreslerinden birisidir. Kemer ve yakın çevreden de müşteri ağırlayan mekan, turistler tarafından da ilgi odağıdır.

Ally’s; özellikle rock müzikten hoşlananların tercih ettiği mekanda kıyafet zorunluluğu vardır. Şık giysilerle girilebilen adres, manzarasıyla dikkat çeker.

Club 29; kapasitesi 2 bin kişiye kadar ulaşan mekan, Kale İçi marinadadır. Restoran, club ve bar olarak hizmet veren adreste restoran 11.00-00.00, disco ise 23.00-04.00 saatleri arasında hizmet verir.

Alanya’da Gezilecek Plajlar

Dağlaya yüzünü dönen Alanya’da gezilecek plajlar, günün her saati cıvıl cıvıldır. Yılın yaklaşık 300 günü güneşli olan bölgede denize girilebilir. Bölgeye tatile gidenlerin görmeden dönmemesi gereken Alanya plajları şu şekilde listelenebilir.

Kleopatra Plajı; bölgenin en özel ve çarpıcı plajıdır. Yaklaşık olarak 2 kilometrelik uzunluğa sahiptir. Adını antik Mısır’ın son kraliçesi olan Kleopatra’dan alır.  Altın renkli kumu, cam gibi masmavi denizi, sığ olması ile dikkat çeker. Mavi bayraklı olan bu plajın ünü bölgeyi değil, ülke sınırlarını aşmıştır. Özellikle gün batımı saatlerde eşsiz bir manzaraya sahip olan adres, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrar.

Portakal Plajı; ilçe merkezine yakın olan plaj mavi bayraklıdır ve 1 kilometre uzunluğundadır. Muhteşem bir güzelliğe sahip olan plaj; Oba Çayının denize döküldüğü yerden başlar ve Dim Çayının denize döküldüğü yerde biter. Hemen arkasında Torosların heybetli yamaçları bulunan plaj, rüzgar sörfü yapanları tercihidir.

Damlataş Plajı;Damlataş Mağarası’nın hemen önünde bulunan plajın ünü tüm dünyaya yayılmıştır. Altın sarısı kumlarının yanı sıra mavi bayraklı olma özelliğiyle de dikkat çeken adres, sırtını yarımadanın eteklerine dayamıştır. İncekum, Keykubat, Ulaş, Mahmutlar, Demirtaş ve Fuğla plajları da Alanya’ya farklı bir hava katar.

Alanya’da Gezilecek Restaurantlar

Alanya’da gezilecek restaurantlar listesi farklı kültür ve damak tatlarına uygun olarak şekillenmiştir. Bölgede dünya mutfağının yanı sıra; deniz mahsülleri, fastfood, Hint mutfağı, Rus mutfağı ve Türk mutfağının lezzetleri tadılabilir. Seçim yaparken;

  • Birinci Sınıf Restaurantlar
  • Yerel Mutfak Kültürü
  • Orta Fiyatlı Mekanlar
  • Öğle Yemeği için uygun yerler ve
  • Manzaralı Mekanlar arasından seçim yapılmalıdır.

Alanya’da Gezilecek Doğal Yerler

Sadece ülkemizin değil dünyanın en önemli turizm merkezlerinden birisi olan Alanya’da gezilecek doğal yerler sayısızdır. Tarihi öneminin yanı sıra doğal güzellikleriyle de herkesi kendine hayran bırakan bölge, ziyaretçilerini attıkları her adımda şaşırtmayı ve heyecanlandırmayı başarır.

Damlataş Mağarası; bir şifa kaynağı olarak bilinen mağara, yılın 365 gün 23 derecelik sabit ısı %98 nem oranına sahiptir. Deniz kıyısına çok yakın olan alan plaja da adını vermiştir. Alanya’ya uzaklığı sadece 1 kilometredir. Mağara 1948’li yıllarda iskele yapılırken tesadüfen bulunmuştur. Koruma altına alınmış olan bu doğa harikası bölgeyi ziyaret edenlerin görmesi gereken yerlerin başında gelir.

Fosforlu Mağara; ismini sahip olduğu jeolojik özellikler yüzünden alan mağaraya ulaşım sadece deniz yoluyladır. Gezi esnasında verilecek molada denize girmek müthiş bir deneyim kazandırır.

Alanya Kalesi; Kayalık bir yarımadanın üzerinde, 250 metre yükseklikte yer alan kalenin zirvesinde, açık alan müzesi olarak değerlendirilen bir de iç kale bulunmaktadır. Günümüze kadar korunmuş; türbesi, arastaları, deniz feneri, zindanları ve camisiyle bir bütündür. Ülkemizin tek Selçuklu Kalesi olma özelliğini taşıyan yapı mutlaka ziyaret edilmelidir.

Alanya’da Gezilecek Tarihi Yerler

Atılan her adımda ziyaretçileri farklı bir çağa götüren Alanya’da gezilecek tarihi yerler tatil anlayışının da değişmesini sağlar. Sadece bir yaz tatili geçirmekten öte kültürel bir tur olarak da ziyaret edilmesi gereken Alanya, sunduğu zenginliklerle fark yaratır.

Kızıl Kule; Alaaddin Keykubat tarafından 1221 yılında yaptırılmıştır. Türk Denizlerine hakimiyet kurmanın en önemli sembolü olan yapı adını kullanılan tuğlaların renginden alır. Kızıl Kule; 8 köşeli, 5 katlı, yerden yüksekliği 33 metre olan bir yapıdır.

Alanya Tersanesi; Yine Alaaddin Keykubat tarafından Kızıl Kule’nin yapımının ardından tamamlanmıştır. Bölge Kültür Bakanlığı ve Alanya Belediyesi tarafından Denizcilik Müzesi’ne dönüştürülmeye çalışılmaktadır.

Ehmedek-Eğri Kapı; Alanya Koyunu ve şehri kuşbaşı izleme imkanı veren Kapı, Toros Dağları manzarasıyla da etkileyicidir. Kitabeye göre yapılış tarihi 1227 yılıdır. Arabayla ulaşım yapılan alanda yürüyerek bölgeyi keşfetmek son derece zevklidir. Saydığımız tarihi yerlerin dışında Alanya; müzeler, hanlar, kervansaraylar, camiler, türbeler, kiliseler ve antik kentler açısından son derece zengindir.

Adana’da Gezilecek Şelaleler

Yaban hayatı ve görsel güzellikleriyle göz dolduran Adana’da gezilecek şelaleler yapılan başarılı tanıtım çalışmaları sayesinde her yıl daha fazla yerli ve yabancı turisti ağırlar.

Küp Şelaleleri; 10 farklı şelaleden oluşan bölge yılın her mevsimi farklı bir güzelliğe bürünür. Su şırıltılarına eklenen kuş sesleri ziyaretçilerin huzur bulmasına yardımcı olur. Etrafında yürüyüş yolları bulunan bölgede spor yapılabilirken şelalenin oluşturduğu küçük göletlerde ise yüzme imkanı yakalanır. Şehirlerin gürültülü ortamından uzaklaşmak isteyenler bölgeden keyifle ayrılır.

Kapuzbaşı Şelaleleri; dünyada bulunan ve dağ ortasından patlayan en yüksek ve debisi fazla olan şelaleler arasında yer alır. Sıralı halde 12 adet olan şelalelerin 5-6 tanesi gözle görülür. Bölgede dağ ve doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için doğal ortamlar mevcuttur. Rafting severler için Zamantı Suyu biçilmiş bir kaftandır.

Obruk Şelalesi; suyunun soğukluğuyla bilinen şelale şehir merkezine uzak olmasına rağmen yılın her döneminde ziyaretçi akınına uğrar.

Adana’da Gezilecek Tarihi Yerler

Lezzetli yemekleriyle meşhur olan bölge, hem kültürel hem de tarihi yerleriyle ilgi odağıdır. Geleneksel yapısını korurken gelişmiş bir şehir olmayı da başaran Adana’da gezilecek tarihi yerler farklı zevklere hitap eder.

Adana Büyük Saat Kulesi; Osmanlı döneminde yapılan en uzun saat kulesi özelliğini taşır. Günümüzde ilk günkü haliyle korunmuştur. Modernleşmenin bir simgesi olarak kullanılan saat 32 metrelik kulenin üst kısmında bulunur.

Yılanlı Kale; Ceyhan Nehri’ni tepeden gören bir konumda bulunan Yılanlı Kale, büyüleyici bir manzaraya sahiptir. Günümüze kadar yapısını korumayı başaran alan, yukarı kadar çıkmayı başaranlara muhteşem bir seyir keyfi yaşatır.

Anavarza Antik Kenti; Sahip olduğu tarihi kalıntılarla çekiciliğini korumayı başaran kent, Adana’nın Kozan ilçesi sınırları içindedir.

Varda Köprüsü; Alman ya da Koca Köprü adıyla da anılan yapı, şehrin en önemli tarihi eserleri arasında sayılabilir. İhtişamlı ve ilginç bir görünüme sahip olan köprü ilk olarak demiryolu köprüsü olarak inşa edilmiştir.

Adana’da Gezilecek Alışveriş Merkezleri

Şehri farklı sebeplerle ziyaret edenlerin uğrak noktası olan Adana’da gezilecek alışveriş merkezleri, her türlü günlük ihtiyacın karşılanmasında yardımcıdır. Büyük metrekareli olan ve içinde alışverişten eğlenceye, yeme&içmeden dinlenmeye kadar her türlü aktivite için alan yaratan AVM’ler, büyükşehirde yaşama alışkanlığı olan ziyaretçiler için vazgeçilmez alanlar yaratır. Özellikle Adana sıcağından korunmanın en keyifli yolu alışveriş yapmaktır. Şehirde hizmet veren AVM’ler;

  • Adana Carreforu AVM
  • Adana Galleria AVM
  • Adana Optimum Outlet ve
  • M1 Real Adana AVM’dir.

Adana’da Gezilecek Kanyonlar

Kapıkoyu Kanyonu; şehir merkezine 40 km mesafede kalan kanyon, 200 metre yüksekliğe sahiptir. Ortasından Çakıt Çayı geçen Kanyonda yaklaşık olarak 7.250 metrelik yürüyüş parkuru bulunur. Tektonik hareketlilik sayesinde oluşan Adana’da gezilecek kanyonlar, yerli ve yabancı turistlerin her dönem ilgisini çekmiştir.

Karaisalı Dokuzoluk Kanyonu; buz gibi suyuyla bir doğa harikası olan alan, manzarasıyla da şehirden kaçamak yapmak isteyenlere kucak açar. Piknik yapmak için ideal alanların bulunduğu bölgede, ailece gün boyu keyifli zaman geçirilebilir.

Adana’nın Gezilecek Köyleri
Yaylalarıyla meşhur olan Adana’nın gezilecek köyleri listesi de bir o kadar meşhurdur. Bol oksijenli havaya sahip olan köy ve yaylalar özellikle yaz aylarında tercih edilir. Görsel açıdan bakıldığı zaman büyük şehirlerde yaşanalar için fark yaratan köy hayatı, geleneklerin hala korunduğu özel yaşam alanlarıdır. En kalabalık ve bilinen köyler arasında;

  • Adapınar Köyü
  • Bucak Köyü
  • Ferhatlı Köyü
  • Kiremitli Köyü ve
  • Kurtepe Köyü sayılabilir.

Adana’da Gezilecek Parklar

Adana’da devlet tarafından korunan Milli Parklar, turizm değeri açısından da yüksektir. Şehir içinde konumlanan park ve bahçelere ek olarak Adana’da gezilecek parklar dendiğinde akla gelen yerler şu şekilde sıralanabilir.

Yumurtalık Tabiat Koruma Alanı; 16.430 hektarlık alanı kaplayan park, Karataş ilçe sınırları içinde yer alır. Bölge carettacarettaların yaşam alanıdır.

Aladağlar Milli Parkı; gerçek anlamda bir jeomorfolojik açık hava müzesidir. Zengin bir bitki örtüsü ve hayvan çeşitliliğine sahip olan bölgenin 54.524 hektarlık alanı Milli Park olarak kabul edilmiştir.

Şehrin en önemli mesire alanları arasında ise;

  • Dağılcak Orman İçi Mesire Yeri
  • Sarıçam Ormanları ve
  • Eğner Köyü Mesire Alanı sayılabilir.

Adana’da Gezilecek Tarihi ve Turistik Yerler

Türkiye’nin en kalabalık 6.ili olan Adana, tarihi ve turistik yerleriyle ünlüdür. 10 farklı medeniyetin hüküm sürdüğü şehir, antik Roma’dan Osmanlı’ya kadar birçok tarihi mekana ev sahipliği yapmıştır. En meşhur yiyeceği kebaptır. Adana’da gezilecek tarihi ve turistik yerler çok çeşitlidir.

Adana Atatürk Evi Müzesi; Suphi Paşa Konağı olarak da adlandırılan bina, Atatürk’ün Adana’da eşi Latife Hanım ile kaldığı evdir. Seyhan Nehri kıyısında kalan müze, havuzlu bahçesinde ziyaretçilerine hoş saatler vaat eder. Kültür Bakanlığı tarafından işletilen Atatürk Evi’ne giriş ücretsizdir.

Misis Antik Kenti ve Mozaik Müzesi; Adana’nın tarihi zenginliğine büyük katkı sağlayan müze, Ceyhan Nehri kıyısında tarihi İpek Yolu’nun bir parçasıdır. Müzede yer alan mozaikler, bu sanatın en gelişmiş örnekleri arasında gösterilir.

Şahmeran Kalesi( Yılanlı Kale); Ortaçağ Haçlı seferleri sırasında yapıldığı düşünülen Kale, taştan yapılmıştır ve 9 kulelidir. Tarih boyu İpek Yoluna bekçilik yapmıştır.

Adana Ulu Cami; şehrin sembol yapılarından birisidir. Selçuklu, Memluk ve Osmanlı mimarisinin ortak özelliklerini taşır. Çinileriyle dikkat çeken cami uzun yıllar Adana’nın en büyük camisi olma özelliğine sahiptir.

Mersin’de Gezilecek Şelaleler

Doğanın el değmemiş mirasları olarak kabul edilen Mersin’de gezilecek şelaleler, etkileyici görüntüleriyle ziyaretçilerine kendilerini hayran bırakır. Şelalelerin çevresindeki ağaçlardan kuş cıvıltıları yankılanırken, suyun yüksekten düşmesi sonucu oluşan renk tonlarıyla da görsel şölen oluşturur.

Yeniköprü Şelalesi; Mersin’in Mut ilçesinde yer alan şelale, Göksu Nehri’ni besleyen Ermenek Çayı’nın toprakta aşınması sonucu oluşmuştur. Sular yerden 30 metre yükseklikten akar. El değmemiş bölge ziyaretçilerine çok çeşitli bitki örtüsünü yakından tanıma fırsatı sunar. Bölge, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce 2001 yılında “tabiat anıtı'” olarak tescillenmiştir.

Tarsus Şelalesi; sadece tarihi değil sahip olduğu doğal güzelliklerle de ziyaretçilerini şaşırtan Mersin, şelaleleriyle yaşayanlara huzurlu bir gelecek vaat ediyor. Çay bahçelerinden seyir teraslarına, çocuk oyun alanlarından köprülere kadar zengin bir aktivite alanı haline gelen Tarsus Şelalesi, farklı yaşlardan ziyaretçilerin akınına uğrar.

Mersin’de Gezilecek Mekanlar

Akdeniz’de ekonomik tatil dendiğinde akla gelen Mersin, sunduğu sayısız alternatifle ziyaretçilerini memnun eder. Konum itibariyle farklı illerden kolay ulaşım imkanına sahip olan Mersin’de gezilecek mekanlar farklı zevklere uygun olarak çeşitlendirilebilir.

Kızkalesi;Erdemli’de bilinen en turistik alandır. Şehir merkezine sadece 60 km mesafededir. Belli çevreler adına Deniz Kalesi der. Şehri bir de denizden seyretmek isteyenlere özel bir fırsat tanıyan kaleye yüzerek, kano veya deniz bisikleti kiralayarak kolay ulaşım sağlanabilir.

Cennet-Cehennem Obrukları; mağara tavanlarının çökmesiyle oluşan obruklar, ziyaretçilerin hayran kaldıkları gezi mekanları arasında sayılır. Cennet kısmına merdivenle inilebilirken, Cehennem kısmına sadece dağcılık ekipmanı ile inilebilir. Cehennem kısmını sadece seyretmekle yetinecek olan misafirlerin 450 basamaktan oluşan Cennet çukuruna inmesi ve bu eşsiz deneyimi yaşaması tavsiye edilir.

Adamkayalar; ismini kayalar üzerine yapılmış adam figürlerinden alan bölge, dünya çapında turist çeken önemli adresler arasında sayılabilir. Dik bir yamaçta yer alan Adamkayalar, Mersin ve çevresinde mutlaka görülmesi gereken mekanlar arasında sayılabilir.

Mersin’de Gezilecek Müzeler

Gezinin sıradan bir tatilden çıkıp kültürel bir geziye dönmesini sağlayacak olan Mersin’de gezilecek müzeler listesi, farklı zevk ve beklentilere uygun olarak zenginleştirilebilir. Ancak şehri ziyaret eden herkesin görmesi gereken müzeler arasında;

  • Atatürk Evi Müzesi
  • Mersin Deniz Müzesi
  • Mersin Arkeoloji Müzesi
  • Mersin Devlet Resim Heykel Müzesi ve Galeris
  • Nüans Sanat Merkezi sayılabilir.

Mersin’de Gezilecek AVM’ler

Akdeniz ve İç Anadolu’nun kesişme noktası olan Mersin’de gezilecek AVM’ler, her geçen gün sayıca artış göstermektedir. Mersin Forum, Soli Center, Tarsu AVM, Prestige Plaza, Mehmet Tuncer Çarşısı, Siptilli Çarşısı ilk akla gelen adresler arasında sayılabilir. Yerli ve yabancı halkın akın ettiği bu merkezlerde günlük alışveriş ihtiyacı karşılanabileceği gibi pek çok farklı etkinliğe katılım da gerçekleştirilebilir.

Mersin’de Gezilecek Tarihi Yerler

Bir liman kenti olan Mersin’de gezilecek tarihi yerler buram buramnostalji kokar. Genel olarak bakıldığı zaman antik dönem mimarisinin hakim olduğu şehir, farklı medeniyetlere ev sahipliği yaparak zenginleşmiştir.

Soli Antik Kenti; M.Ö. 700’lü yıllarda yerleşim yeri olarak kullanılan Soli Antik Kenti, Mezitli ilçesine bağlı Viranşehir’de yer alır. 41 sütundan oluşan anıt yerinde hala sağlam olan kalıntılar bölgenin tarihi değerinin artmasının nedenidir.

Kelenderis Antik Kenti; 6.bin yıl önce yaşamın olduğu Kelenderis Antik Kenti, Mersin’in Aydıncık ilçesinde yer alır. Antik dönemden bugüne çok fazla kalıntı kalmamışsa da limanın güneyinde bulunan surlar, antik kentin tarihi dokusunun hissedilmesine yeter.

Mahmure Kalesi; Mersin’in tarihi yerleri dendiğinde adı anılmadan geçilemeyecek olan Mahmure Kalesi; Romalılar tarafından yapılmıştır. Pek çok medeniyete ev sahipliği yapan kale, tarih boyunca defalarca saldırıya uğramış ancak ayakta durmayı başarmıştır.

Mersin antik kentler, kaleler, tarihi yapılar, evler, kilise, müze ve camiler açısından son derece zengin bir kimliğe sahiptir. Bölgeyi ziyaret etmek isteyenlerin mutlaka bir plan dahilinde ziyaretler yapması pek çok yeri görme fırsatı yaratacaktır.

Mersin’de Gezilecek Piknik Alanları

Mesire yerleri, gölet ve bahçeleriyle ön plana çıkan şehir, sıcak havadan bunalanlara sayısız alternatif sunar. Yaz ve kış mevsiminde serin akan sular, zümrüt yeşili doğa ve kuş cıvıltılarına ev sahipliği yapan Mersin’de gezilecek piknik alanları, farklı yaş gruplarından ziyaretçinin bir arada keyifli zaman geçirmesine imkan sağlar.

Kadıncık Göleti; bir baraj gölü olan bölge, güzel manzarasının yanı sıra zengin yiyecek-içecek imkanlarıyla da fark yaratır. Bölgede kurulan çardaklarda, suyun üzerinde oturulabilir. Yemyeşil orman ve göl manzarasına hakim olan bölgede, piknik de yapılabilir.

Çakıt Vadisi; mavi gökyüzü ve dik dağlar arasında kalan vadi, ziyaretçilerini bir tarih yolculuğuna çıkarıyor. Sürekli esen rüzgar sebebiyle dağcılık faaliyetlerinin yapıldığı alan, özellikle hafta sonları günlerde ziyaretçi akınına uğruyor.

Muratsofu Ormanları; pırıl pırıl suların aktığı, kır çiçekleriyle dolu bir leylek yolu olan bölge, orman içinde kalan kayalarla farklı bir değer kazanıyor. Doğanın güzelliklerini cömert bir şekilde sergilediği alanda ağaçların altında rahatlıkla oturup kendinizi bir doğa bahçesinde hissedebilirsiniz. Piknik yaparken ormanın içine doğru yürüyüş yapabilir, bu esnada bol bol oksijen depolayabilirsiniz.

Mersin’de Gezilecek Caddeler

Pek çok kişi için tantuni ve künefeyi hatırlatan Mersin, Akdeniz’in güneyinde kalan bir Anadolu Şehri. Turizmden aldığı gücü modern bir görünüme borçlu olan Mersin’de gezilecek caddeler, şehrin geliştiği bölgelerde konumlanıyor. Şehir içi ulaşım alternatiflerinin zengin olması yerel halk ve ziyaretçilerin istedikleri yere gitmesini imkanlı kılıyor. Birbirinden özel ve uluslararası zincir otelin hizmet verdiği şehirde, gündüz ve gece için gezilmesi gereken yerler birbirine oldukça yakın.

Eğlence ve alışveriş için farklı mekanların bir araya geldiği şehirde, Enteller Caddesi adı verilen muhitte kurulan sosyete pazarı herkesin akınına uğruyor. Akdeniz kıyısına paralele olarak ilerleyen en önemli caddeler arasında;

  • Limonlu
  • Kızkalesi
  • Yapraklı
  • Üniversit
  • Kuvayi Milliye
  • Mezitli ve
  • Eskiköy sayılabilir.

Mersin’de Gezilecek Çarşılar

Modern alışveriş alışkanlıklarının yanı sıra geleneksel ihtiyaçları da karşılamak için hala yaşam mücadelesi veren Mersin’de gezilecek çarşılar turistik değer taşır.

Mersin Çarşısı; yılların eskitemesği çarşıda farklı sektörlerin en özel temsilcileri yerini korur. Günün her saati kalabalık olan çarşı nostaljik izler taşır.

Ulu Çarşı; mimarisiyle hemen ayırt edilen çarşıda özellikle kuyum sektörünün en eski temsilcileri bulunur. Yerli halkın yanı sıra çevre illerden gelen turistler tatil boyunca burayı mutlaka ziyaret ederek alışveriş yapma şansı yaratır.

Mersin’de Gezilecek Kanyonlar

Doğal güzelliğe olan ilginin artmasıyla dikkat çekmeyi başaran Mersin’de gezilecek kanyonlar, saklı cennet tanımlamasıyla pek çok kişinin ilgisini çekmeyi başarıyor. Yeşil ve mavinin eşsiz bir uyumla buluştuğu alanlar, ziyaretçilerine sundukları sayısız aktiviteyle özellikle hafta sonu turizminin gelişmesine katkı sağlıyor.

Kisecik Kanyonu; iki dağ arasında kalan, dik yamaçlar arasında zorlu bir parkur yaşatan ve yeşil doğasıyla ilgi çeken bölge, şehir hayatına kısa bir mola vermek isteyenleri kucaklıyor. Sal gezisinden doğa sporlarına, dinlenceden fotoğraf çekimine kadar pek çok şeyi bir arada yapma fırsatı sunan kanyon sadece Mersinliler tarafından değil yakın çevredeki herkes tarafından ilgi görüyor.

Lamos Kanyonu; Mersin’in bir başka gizli cenneti olan Lamos Kanyonu halk arasında Kayacı Vadisi olarak da anılır. Şehir merkezine sadece 45 km uzaklıkta kalan vadi, huzurlu atmosferiyle ziyaretçilerine güzel saatler sunar. Günübirlik ziyaretler ve piknik için ideal olan ortam, balık tutmak veya kaya tırmanışı yapmak isteyenlere de imkan tanır.

Mersin’de Gezilecek Piknik Yerleri

Sayılı saatler içinde keyifli zaman geçirmek, dinlenmek ve sevdiklerine vakit ayırmak isteyenlerin tercih ettiği Mersin’de gezilecek piknik yerleri, özellikle ailelerin ilgi odağıdır. Yılların eskitemediği aksine değer kattığı ormanlık alanlar, küçük ya da geniş aileler için oksijen alma yeri olarak düşünülebilir.

Cacık Vadisi; içinde piknik alanlarının bulunduğu bölge, doğanın tadını çıkarmak isteyenlere kapılarını sonuna kadar tüm cömertliğiyle açıyor. Keyifli bir manzara eşliğinde süren yolculuktan sonra ulaşılan Cacık yaylası, hafta içi yaşanan zorlukları unutmak isteyenler için eşsiz bir alan yaratıyor.

Bolyaran Ormanları; piknik alanı yaklaşık 1.350 metre yükseklikte ve sedir ağaçlarının oluşturduğu ormanın içindedir. 1983 yılında Gülnar İşletmesi tarafından korumaya alınan bölgeye yaban hayvanı girişi engellenmiş ve halkın kullanımına açılmıştır.

Emirler Köyü Piknik Yeri; şehir merkezine sadece 10 dakikalık mesafede olan mekan, muhteşem bir manzaraya sahiptir. Kır kahvaltısından kendin pişir-kendin ye alanlarına, mini marketten taş fırına kadar pek çok imkanın bir arada sunulduğu piknik yeri, yılın her dönemi ziyaretçi akınına uğrar.

Mersin’de Gezilecek Yaylalar

Yılın büyük bir kısmının çok sıcak geçtiği Mersin’de gezilecek yaylalar her dönem için en gözde mekanlar arasında sayılır. Doğası gereği yeşil alanlarıyla bilinen bölgede sayısız vadi, yayla, piknik alanı ve gölet bulunur. Bu nedenle özellikle hafta sonlarında şehir nüfusu iki katına kadar artar. Soğucak, Aslanköy, Fındıkpınarı, Sorgun, Silifke, Mut, Anamur yaylaları çevrede en çok bilinen ve tercih edilen alanlar arasında sayılabilir.

Çamlıyayla; Namrun Kalesi çevresinde bulunan alan, tarihi ve doğal güzellikleriyle geniş bir alana yayılmıştır. Kanyon içinde yürüyüş yapılabilir ve olta balıkçılığı için de uygundur.

Gözne Yaylası; Toros Dağlarının 1.200 metre yükseltisinde olan yaylada çam, meşe ve ardıç gibi türlerin yanı sıra elma, kiraz, vişne ve ayva gibi meyve ağaçları da bulunur.

Mersin’de Gezilecek Vadiler

Güney sahil şeridine yerleşen ve dışarıdan bakıldığı zaman son derece mütevazı duran Mersin’de gezilecek vadiler şehre değer katar. Geçmiş uygarlıkların değer kattığı mimari yapıya eşlik eden doğal güzellikler şehrin müdavimlerinin sayısının artmasını sağlar. Renkli bir tarihi kimliğe sahip olan Mersin, kusursuz doğası, sıcak iklimi ve verimli topraklarıyla her karışı görülmeye değer bir cennettir.

Kayacı Vadisi; Mersin’in Erdemli ilçesi sınırları içinde yer alan vadi, havanın 40 dereceyi aşmasıyla birlikte dolup taşar. Doğal güzellikleri ve serin suyuyla özellikle günübirlik ziyaretçilerin akınına uğrayan mekanda akarsu üzerine yerleştirilmiş kameriyeler, hayatın tadına tat katar. Her yıl yerli ve yabancı 20 binden fazla turisti ağırlayan bölgedeki işletmeler, sıcak havadan bunalanlara nefes alacak alan yaratıyor.